Ülkemizde de tapu harcını ve gelir vergisini az ödemek için pek çok vatandaşımız, satın aldığı taşınmazın satış bedelini gerçek fiyatının çok altında beyan etmektedir. Pekala bu durumun sakıncaları nelerdir?
Taşınmazı gerçek satış bedelinin daha altında bir bedelde satın almış göstermenin satıcı açısından hukuksal bir riski var mıdır? Avukat Lider Meydan bu bahiste gerçek bilinen yanlışları açıkladı.
Bilindiği üzere; tapudaki satış süreçlerinde taşınmazın satış pahası, taşınmazın bulunduğu belediye tarafından belirlenen rayiç pahanın altında beyan edilememektedir. Lakin emlak vergisinin tespiti için belirlenen bu bedeller hayli düşük olmakta ve taşınmazların aktüel kıymetlerini karşılamamaktadır. Ülkemizde de tapu harcını ve gelir vergisini az ödemek için pek çok vatandaşımız, satın aldığı taşınmazın satış pahasını gerçek fiyatının çok altında beyan etmektedir. Pekala bu durumun sakıncaları nelerdir? Bu türlü davrananları ne üzere tehlikeler beklemektedir? Av. Lider Meydan işin türel boyutunu ele aldı.
Av. Başkan Meydan “Malumunuz olduğu üzere, taşınmaz satışlarında; satış bedelinin 4’ü oranında tapu harcı alınmaktadır. Aksi kararlaştırılmadıkça bu bedel alıcı ve satıcı ortasında eşit olarak paylaştırılmaktadır. Uygulamada ise ekseriyetle taşınmazı satın alan kişinin tapu harcını ödediği veya ödettirildiği görülmektedir. Tapu harcını az ödemek isteyen tüketiciler aslında bu davranışları ile telafisi olmayan kusurlar da yapmaktadır.
Pekala taşınmaz alırken daha az tapu harcı ödemek için satış bedelini gerçeğin altında beyan edenleri ne üzere tehlikeler beklemektedir?
“Öncelikle olayın vergisel boyutuna değinmek gerekirse; taşınmazı alan kişinin 5 yıl içerisinde taşınmazı satmaya niyetlenmesi ve satışa husus taşınmazı gerçek bedel üzerinden satışa beyan etmesi halinde taşınmaz olduğundan çok daha fazla bedel artışı sağlamış olacağından daha fazla gelir vergisi ödemek durumunda kalacaktır. Yeniden sözleşmesel boyutuna değinecek olursak; taşınmazı satın aldıktan sonra taşınmazda ayıp meydana gelmesi halinde tüketicinin her ne kadar kontrattan dönerek bedel iadesini talep hakkı bulunsa da bedel iadesi talebi resmi satış sürecinde bildirdiği bedel üzerinden olacak ve bu durum büyük maddi ziyanlara yol açabilecektir.“dedi
Taşınmazı gerçek satış bedelinin daha altında bir bedelde satın almış göstermenin satıcı açısından türel bir riski var mıdır?
Bu bahse da açıklık getiren Av.Önder Meydan “Tabi ki var. Bir örnekle açıklamaya çalışalım; taşınmazın gerçek bedeli 850.000,00 TL olsun; rayiç bedelin düşük olması sebebiyle ve daha az gelir vergisi ödemek ismine satıcı, taşınmazını 350.000,00 TL’ye satacağını beyan etsin. Şayet ki satıcı, ödemenin tamamını tapudaki satış süreci öncesinde almadıysa ya da satış tarihinden sonra ödenmek suretiyle taksitli bir halde alıcı ile anlaşıldıysa; resmi süreçte gösterilen bedelin satıcıya ödenmesiyle ödeme yapılmış sayılacaktır. Yani örneğimize geri dönersek; taşınmaz satışının gerçekleşeceği günden evvel ya da birebir gün, satıcıya 350.000,00 TL’yi banka üzerinden açıklama yapılmak suretiyle gönderip taşınmaz satış sürecini gerçekleştiren alıcının borcu sona ermiştir.” Dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
